be about

Results for "be about"

English - Turkish Dictionary

be about

 (English - Turkish Dictionary) :
1. (kötü bir şey) kol gezmek: Smallpox was about in the town. Şehirde çiçek kol geziyordu. 2. ayakta olmak: That morning she was about at the crack of dawn. O sabah şafak söktüğünde ayaktaydı.
 English - Turkish Dictionary

be about

 (English - Turkish Dictionary) :
üzere olmak; meşgul olmak.
English - Turkish Dictionary

be about s.t.

 (English - Turkish Dictionary) :
bir şey yapmak, bir şeyle meşgul olmak: What are you about? Sen ne yapıyorsun? You´ve been long enough about it! Amma uzun sürdü! He knows what he´s about. Ne yaptığını biliyor.
English - Turkish Dictionary

be about to

 (English - Turkish Dictionary) :
-mek üzere olmak: I was about to go out the door. Kapıdan çıkmak üzereydim. I knew by heart the poems about to be read. O sırada okunacak olan şiirleri ezbere biliyordum.
English - Turkish Dictionary

not to be about to

 (English - Turkish Dictionary) :
1. -memek üzere olmak: I wasn´t about to go out the door. Kapıdan çıkmak üzere değildim. 2. k. dili -i asla/katiyen -memek, -e hiç niyeti olmamak: I´m not about to loan you my car! Arabamı sana katiyen ödünç vermem!
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (181247k) Turkish - Germany Dict. çüş (95014k) Turkish - French Dict. açık (78149k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70134k) Turkish - French Dict. ırmak (68072k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (56090k) Turkish - French Dict. çatı (55614k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (55001k) Turkish - French Dict. balık (53041k) Turkish - Germany Dict. ılım (51608k) Turkish - Germany Dict. hasır (51173k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (51015k)